Ben giyinip evden çıkacağım. Bir apartman kapısının önüne geleceğim, durup önce apartmanın ismine, sonra zillere bakacağım. Zildeki bir isim hoşuma gidecek, hemen oracıkta zahmetsizce sokağının, apartmanının adını, daire numarasını zarfın üstüne yazacağım. Sonrasında, derhal oradan uzaklaşacağım. Postaneye gidip Şef'ten -postanenin şefi, eski ahbap, uzun hikâye- mektubumu postalamasını rica edeceğim. Platonik posta! Yapacağım şey bu. On dokuz yaşındaydı ve insanlardan kopmuştu. Ne buluşmak istiyordu onlarla, ne de karşılaşmak. Konuşup yanlış anlaşılmaktansa, yazının güvenli ritmini tercih etti. Kapısını kapadı, kalbini açtı. Böyle böyle başladı mektup yazmaya. Kimseye söyleyemediklerini herkese anlattı. Günlerce, haftalarca, aylarca... Ve sonunda, hiç beklemediği birine yakalandı!.. Gözlem gücünün yansıdığı kitaplarıyla sevilen İrem Uşar'ın ilk kez 2008'de yayımlanan romanı, gözden geçirilmiş baskısıyla ON8'de. Bir gencin yaşamındaki özel bir döneme, onun saklanmak ve erişmek, silikleşmek ve görünür olmak arasındaki gelgitine tanıklık eden Ben Ayrıkotu, gerçeklik ve hayal dünyası arasında usulca geziniyor. İnsanın karmaşık duygu durumlarını, iç hesaplaşmalarını ustalıkla çözen romana İstanbul'un birbirinden farklı ve özel mekânları ev sahipliği yapıyor. Ödüllü çocuk kitaplarının yazarı İrem Uşar, genç ve samimi üslubuyla her yaştan okuru kucaklıyor. (Tanıtım Bülteninden) Sayfa Sayısı: 236 Baskı Yılı: 2015 Dili: Türkçe Yayınevi: On8 Kitap İlk Baskı Yılı : 2015 Sayfa Sayısı : 236 Dil : Türkçe ISBN: 9786059952569
On sekiz ya da 18,
rüştümüzü ispatladığımız yaş ya hani;
ON8 ise biraz farklı...
O da rüştün ispatı belki ama yalnızca
edebiyat okuru olmakla ilgili bir şey ON8, Edebiyat okurunun rüştüne erdiği an, belki.
İlle de on sekiz yaşında olmak gerekmez burada. On beş de olur yirmi beş de... Olay şu ki, artık ne bir okul var tepemizde bizim için kitap seçen, ne de bir sistem “onu oku, bunu okuma” diyen. Varsa bile hâlâ, tek başına her şeyi belirlemeyen, belirleyemeyen.
Çünkü edebiyat okuruyuz artık,
kendi kararını kendi veren.
Cepte biraz para ya da kütüphane kartı,
gözlerimiz raflarda, kitaplıklarda, arkadaş odalarında,
internette, kataloglarda...
Sadece bize bağlı neyi okuyup neyi okumayacağımız.
Ve ON8 girer devreye; isteyene.
ON8 demek, yeni seçenekler demek. Yeni okumalar, yeni konular, yeni anlatımlar demek.
“Genç” deyip geçilenler, dertli görülüp uzak durulanlar, hatta “zor” diye üzerine gidilmeyenler,
korkulup da kenara atılanlar demek...
Bazen de yalnızca bir soluklanma, farklı bir bakış, yeni bir ses, kendi başına kalma ya da enine boyuna tartışma...
Farklı bir nefes demek...
ON8, nihayetinde edebiyat demek...
Özellikle gençle buluşmayı seven bir edebiyat, belki... ON8, gençliği anlatan edebiyatı seven
herkes için edebiyat demek...
Sana, bana, size, bize, onlara...
Okurlara, yazarlara, hem genç olanlara
hem de “genç”e dair olanı unutmayanlara...
1975’te İstanbul’da doğan İrem Uşar, Marmara Üniversitesi Radyo, Televizyon, Sinema Bölümü’nden mezun oldu. Muhabirlik, editörlük ve metin yazarlığı yaptı. 2010’da Belçika’nın Antwerp kentinde kaldığı yazarevinde, Assos yakınlarındaki Sivrice Deniz Feneri için Fenerden Taşınan Işık (2011) adlı resimli çocuk kitabını yazdı. Ardından, gülümseten aile öykülerini içtenlikle kaleme aldığı Kuuzu ve Lunapark Ailesi (2011), Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği (ÇGYD) Yılın En İyi Çocuk Öyküleri Kitabı 2011 Jüri Özel Ödülü’ne değer görüldü. Zıtlıklar üzerine düşündüren Lataşiba (2013) adlı çocuk romanıyla da dikkati çeken Uşar’ın son kitabı Uykusunu Arayan Çocuk (2016) resimli bir öykü. Yıllardır tai chi çalışan yazar, İstanbul’da yaşıyor.
Tüm İrem Uşar Kitaplarını Listele